12 Ocak 2012 Perşembe

KISSADAN HİSSE

FESİN PÜSKÜLÜ VE KADININ ZEKASI

   Osmanlı döneminde iki genç evlenirler.Mutlu bahtiyar yaşarlarken başlarlar bir birleri ile tartışmaya,incir çekirdeğini doldurmayacak sebeplerden başlarlar tartışmaya .Her iki gençte bu durumdan rahatsız olup bu duruma bir çare bulmak için düşünmeye başlamışlar .Nihayet evin beyi olan delikanlı hanımını yanına çağırıp bir teklif sunar.

-   Bak hanım  ben seni bazen istemeden kırıyorum.Bu benim işimden kaynaklanan bir durum akşam eve yorgun ve gergin geliyorum senin hak etmediğin halde sana çıkışıyorum.İstersen  eve  yorgun geldiğimi sana anlatmak için sana bir işaret vereyim o günlerde sen bana anlayışlı olursun ve tartışmayız der.
    Kadın düşünür ve eşine peki der.Beyefendi 
-  Ben eve yorgun geldiğim  günlerde fesimin püskülünü  fesimin önüne atarım.Sen durumu böyle görünce anlarsın ve bana anlayışlı davranırsın der.Hanımefendi peki der.Ve şöyle devan eder.
- Bende sana yorgun olduğumu anlatmak için bir işaret versem olur mu? Beyefendi kabul eder.
-Bende sinirli ve yorgun olduğum zamanlarda eteğimin ucunu belime katlarım sende beni o günlerde anlayışla karşılarsın .İki delikanlı işaretlarini bibirlerine anlatırlar.
  O günden sonra kadın kocasının geleceği zaman evin camından bakar eğer beyefendinin fesinin püskülü normal ise her şeyin normal olduğunu anlar eğer fesin püskülü arkada ise hanımda hemen eteğini beline katlar.Adam kapıdan içeri girdiğine hanımın eteğini belinde görünce anlar ki bu gün hanımda sinirli susar ve sabreder. bu iş yıllar yılı bu şekilde devam eder.
   Bu iki genç bulmuş oldukları bu yöntem ile mutlu mesut yaşarlar.

   

1 yorum:

Unknown dedi ki...

merhabalar, çoook beğendim . keşke herkes bu kadar sabırlı olsa ama nerdeeee :(